Mobil’ konulu bir yazıya başlamanın en kolay yolu heyecanlı bir şekilde ¨2017 mobilin senesi olacak¨ diye bağırmak olabilirdi fakat eminim ki o durumda okumayı anında bırakırdınız…
Akıllı telefon kullanımının dünya genelinde 3 milyara yaklaştığını, internet kullanıcılarının %80’inin akıllı telefon kullandığını ve Google’ın ¨mobile first¨ indeks algoritmasına geçtiğini düşündüğümüzde sizce de bu tespit artık biraz demode olmaya başlamadı mı?
Ayrıca Google’ın yaptığı araştırmaya göre mobil aramaların %77’si masaüstü bilgisayar erişimi mümkün olduğu halde ev ortamında gerçekleşiyor. Yani sadece yolda, parkta, kafede mobil durumdayken değil evde sabit durumda iken de akıllı telefonlar elimizden düşmüyor diyebiliriz.
Şirketlerin %68’i genel pazarlama stratejilerine mobili eklediklerine göre, SEO uzmanlarının da mobil analiz ve optimizasyona öncelikli bir pencereden bakmalarının zamanı gelmiş demektir.
Mobil Öncelikli Analiz
Bu yazının konusu aklıma ünlü bir pizza firması için SEO analizi yaparken içine düştüğüm durumu fark ettiğimde geldi. Bir analize başladığımda -özellikle son aylarda- ilk olarak baktığım şeylerden birisi mobil versiyonun responsive mi yoksa subdomain (m.example.com) yapısında mı olduğu. Sonrasında analize çoğunlukla masaüstü versiyon ile devam etsem de bu sefer biraz sektörün doğası gereği biraz da gayri ihtiyari olarak mobil versiyonda takıldım kaldım. Vardığım sonuç ise sadece mobil siteyi SEO ve UX anlamında optimize ederek elle tutulur sonuçlar (siparişleri arttırmak) elde etmenin gayet mümkün olduğuydu.
Mobil öncelikli analizde dikkat edilmesi gereken başlıca noktaları şu şekilde sıralayabiliriz.,
- Sayfa hızı ve mobil kullanılabilirlik (bir çoğunuzun tahmin edeceği üzere kullanıcıların mobil kullanımda en fazla önem verdikleri husus hız ve kullanılabilirlik oluyor)
- Bütün sayfaların mobil uyumlu olması (pizza sitesi örneğinde ‘tek tıkla sipariş’ sayfasının mobil uyumlu olmadığını belirtmek isterim, belki de sitedeki en önemli sayfa!)
- Özellikle içerik yoğunluklu bir site ise, AMP formatı olup olmadığı
- Mobil site ile masaüstü arasında gerekli canonical/alternate etiketlemeleri
- Cihaz bazlı Mobil — Desktop versiyon yönlendirmesi
- Google’daki mobil ve masaüstü sıralama farkları
- Landing page Interstitials (reklam, duyuru vb.) kullanımı
- Google Analytics ve Search Console mobil trafik, gösterim verileri
- Smartphone tarama hataları
Bu listeyi elbette daha da uzatmak mümkün ama sizi sıkmayalım.
Mobil Öncelikli Optimizasyon
Bu noktada baştan söyleyelim, optimizasyondan kastımız yalnızca SEO değil, daha büyük oranda kullanıcı deneyimi odaklı optimizasyondur. Bu çalışma için bir UX uzmanından yardım almakta yarar görüyorum. Sadece teknik verilere ve kendi bakış açımıza bakarak UX anlamında bir yargıda bulunmak bazen yanıltıcı sonuçlar doğurabilir. Sayfa belki yavaş yükleniyor olabilir ama o sayfayı yavaşlatan görselin veya ‘widget’ın orada olması kullanıcı için olumlu ve zorunlu ise varsın biraz yavaş açılsın.
Mobil optimizasyon çalışmasında yapılabilecekleri temel ve ileri teknikler olarak ikiye ayırabiliriz.
Temel Yöntemler
- Mobile özel Meta Title ve Description optimizasyonu ile gerek karakter sınırını az tutarak gerekse de akıllı telefon kullanıcısına hitap ederek, Google sıralamasını yükseltecek ve CTR’ı arttıracak metinler üretilebilir. ¨tek tıkla sipariş ver!¨, ¨telefonla sipariş¨ (hıza yönelik call to actionlar), ¨en yakın şube¨ (yerel arama sorgusuna yönelik) kelime kullanımı gibi.
- Google’da arama yapıldığında pek rastlanmasa da bazen harita sonuçlarından tıklanan bir link www. versiyona ait bir masaüstü link olabilir. Bu durumda kullanıcıyı mobil cihazdan tıkladığını anlayıp o sayfanın mobil versiyonuna yönlendirmek 2017’de artık zor olmamalı.
- Mobil arama sorgularına yönelik konu ve anahtar kelime araştırması yapmak ve buna göre içerik üretmek, mevcut sayfaları buna göre optimize etmek hem organik trafiği arttırmak hem de daha iyi dönüşüm sağlamak açısından yarar sağlayacaktır. Mikro anları yakalamak mobildeki kritik noktalardan birisi.
- Mobil sayfa açılış hızlarının maksimize edilmesi de yapılması gereken temel optimizasyon çalışmalarının başında gelmeli.
İleri Yöntemler
- 2016 yılı başında Google’ın desteğiyle geliştirilen ve haber siteleri için mobil sonuçlarda yer almaya başlayan AMP (Accelerated Mobile Pages) projesi kullanıcılara daha hızlı açılan bir site deneyimi sunması açısından önemliydi. Gelinen noktada AMP formatının sadece haber siteleri için değil e-ticaret siteleri için de uygulanması mümkün ve hatta faydalı görünüyor.
- Google’ın sayfa (içerik) kalitesi ve kullanıcı memnuniyetine verdiği önemin yıllar içinde artması ile beraber SEO çalışmalarının da bu değişen algoritmaları karşılaması zorunlu hale geldi. Açılış sayfalarının görünür üst kısımlarında içerikten fazla reklam olması ve interstitials denilen reklam veya duyuru ekranlarının açılması bile artık sıralamayı olumsuz etkilediğinden SEO uzmanlarının dikkat etmesi gereken işler arasına girdi. Dolayısıyla daha önce Google için mi Kullanıcı için mi Optimizasyon yazımda savunduğum üzere UX optimizasyonu ve Arama Motoru Optimizasyonu çalışmalarının kol kola ilerlemesi gerekliliği doğmuş oluyor.
- Kullanıcılara tarayıcılarda aplikasyon kullanma deneyimi yaşatan PWA (Progressive Web App) teknolojisi de hız ve erişilebilirlik özellikleri ile önümüzdeki dönemde yaygınlaşması beklenen bir geliştirme. Şu ana kadar PWA’yı kullanan az sayıda web sitesi oldukça olumlu dönüşümler elde etmiş görünüyor. Webrazzi.com’da bu konuda detaylı bir yazıyı bulabilirsiniz.
Yerel Arama Optimizasyonu
Mobil odaklı optimizasyonda önemli bir diğer konu da yerel arama sonuçlarına hitap edebilmek. Mobil aramaların %40’ının lokal amaçlı olduğunu ve bu aramaların %88’inin sonucunda kullanıcıların bir yerel işletmeyi telefonla aradıkları veya ziyaret ettiklerini göz önüne aldığımızda bu çalışmanın önemi giderek artmaktadır.
Yerel arama sonuçlarında çıkabilmek adına hem tesisatçı, berber, kafe, restoran gibi internetten direkt olarak kazancı olmayan küçük işletmelerin hem de ‘omni-channel’ satış yaratmak isteyen giyim, gıda, finans gibi sektörlerde yer alan büyük işletmelerin yapmaları gereken kritik işler bulunuyor.
- Google My Business ve Google+ kaydı açmak,
- Google Places ve harita entegrasyonu yapmak,
- Lokasyon bazlı sayfalar, özel şube ve mağaza sayfaları oluşturmak, (büyük kurumsal firmalar için)
- İçerik, görsel, yorum, oylama, tavsiye, sosyal paylaşım özellikleri ile bu sayfaları mümkün mertebe zenginleştirmek,
gibi çalışmalar bunlardan bazıları.
Sonuç
Yukarıdaki istatistikler ışığında şunu söyleyebiliriz; firmaların mobil web sitesi olması günümüz dünyasında başlı başına yeterli olmamaktadır. Çoğu vizyon sahibi şirketin yapmaya başladığı gibi asıl sorulması gereken artan bu mobil kullanım ve aramadan nasıl daha fazla kazanç sağlanabileceğidir. Bunun da yolu elbette öncelikle arama motorlarında bulunabilir olmaktan ve sonrasında bu trafikten dönüşüm elde etmekten geçiyor.
